30 Ocak 2011 Pazar

Mimar Sinan'ın Ay ile Günes'e emanet ettigi sır..



Osmanlı’nın büyük cihan padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın ve büyük aşk’ı Hürrem Sultan’ın bir kız çocuğu gelir Dünya’ya .
Efsane bir ask’ın meyvesidir bu çocuk ve bu yüzden belki efsane aşkların en temeline en masalsı olanına ithafen ismi Mihrimah konulur Mihr-ü Mah Farsça da Güneş ve Ay demektir.
Zaman hızla geçmiş Mihrimah Sultan büyümüş 17 yaşına gelmiştir ki o zamanlar için evlendirilmesi uygun olan bir yaştadır. İki talibi olur biri Diyarbakır valisi Rüstem Paşa dırdiğeri ise saray’ın baş mimarı Mimar Sinan.
Padişah biricik kızını Rüstem paşa ile evlendirir Sinan evlidir ve 50 yaşındadır ama bilinen odur ki Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır.
Mimar Sinan o derece derin bir tutku ile aşık olduğu Mihrimah Sultan’a kavuşamamıştır fakat o’na olan aşkını olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.
İstanbul’un en güzel yerlerinden birine Üsküdar’a Mihrimah Sultan adına bir cami yapması istenir kendisinden.1540 yılında inşa etmeye başladığı cami’yi 1548 yılında tamamlar.Cami inşa edilirken bir yandan kendi aşkını anlatır hiç şüphesiz ve eserine sanki “eteklerini giymiş bir kadın” siluetini verir ayrıca cami için mimari olarak esinlendiği örnek aldığı yer ise bir başka aşka kutsal bir aşka adanmış bir şaheserdir ; Ayasofya.
Bahsi geçen bu cami 2 Minareli olup padişah fermanı ile yaptırılan bir eserdir ama Sinan’ın söyleyecekleri bununla bitmemiş olacak ki bu eserden 14 yıl sonra o güne kadar ilk defa padişah fermanı olmaksızın Edirnekapı da surların yakınına pek kimsenin ilgilenmediği ıssız yalnız ama İstanbul’ un en yüksek tepesi olan bir yere sanki aşkının gizliıssız ve yalnızlığını ama bir o kadar büyüklüğünü haykırmak istermişcesine ikinci bir eser yapmaya koyulur.
Mihrimah Sultan’a ithafen.
Derler ki; cami Mihrimah sultanın o duru gösterişsiz ve bir o kadar asil güzelliğine istinaden küçücüktür ve sadece 38 mt bir minareye sahiptir. Bir adet incecik kubbesinin üzerindeki 161 pencere ise iç güzelliğinin ne kadar aydınlık ve berrak olduğunu temsil eder bu sayede gün ışığının her köşede adeta dans ettiği kadınsı edalı. ( o tarihte bu açıklıktaki ve bu kalınlıktaki bir kubbeye o kadar pencere dünya üzerinde sadece Mimar Sinan tarafından yapılabilirdi) cami içindeki pandatiflerde ve minare kenarlarındaki upuzun işlemelerde de Mihrimah Sultan’ın o çok güzel ayak topuklarını döven upuzun saçları tasvir edilmiştir.
Ve yine denir ki Mihrimah Sultan’ın statüsü iki minareli cami yaptırmaya yetmesine rağmen yalnızlığını simgelemesi anlamında tek minareli yapılmıştır bu cami.
Aşk‘ını öyle sihirli bir tılsımla mühürlemiştir ki bu sırra şaşırmamak o sevdaların naifliğine imrenmemek elde değil. Sinan Usta’nın aşk’ının vesikasıdır sanki iki caminin de yeri özenle seçilmiştir. Güneşin doğum ve batım yerleri tespit edilerek yapılmış camilerdir. Edirnekapı’daki Mihrimah Sultan Camii’ni aynı anda görebileceğiniz bir yer tespit edin. Günbatımında (elbette yılın sadece bir gününde ki o gün 21 Mart gece ile günün birbirinre eşit olarak kavuştuğu gün’dür daha enteresanı o gün Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür) göreceğiniz muhteşem manzara şudur:
Edirnekapı Camii’nin tek minaresinin arkasından güneş batarken Üsküdar’daki caminin minareleri arasından ay doğmaktadır! 


Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.
Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir güzellik anlayışıdır ...





Not: Hikaye Alıntıdır...
Hikaye biraz eksik anlatılmış...Hikayeyi bozmak istemedim..Bu yüzden bir kaç bilgide ben paylaşmak isterim.

Mihrimah sultan aynı zamanda hùrremın kızıdır ve evlendigi 'Rüstem Pasa' da kayda gecen ılk rùşvetci paşadır...
'Moskof Cariye' romanında okumuştum...(Hürrem Sultan'ın hikayesi) romanda hikaye böyle anlatıyordu  yalnız hikayenin şu kısmı doğru değil..Mimar sinan evlenme girişiminde bulunmamış hatta aşkını itiraf dahi edememiş içinde yaşamış ve sanatına yansıtmıştır...

Ayrıca daha önce gezmiş olsamda İnternet'in getirilerinden faydalanarak kendimi Mihrimah Sultan Camii'nde hissettim...



Sevgiler..

8 yorum:

  1. of of mimar sinan gibi gerçek bir dahiden dahiyane bir miras daha bizlere..

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Dürr-i Yekta,
    Mimar Sinan ki,o ne bùyük ve aşk dolu bir insan...
    ve o aşkla yapılmış dahiyane mirası :))

    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  3. Mimar Sinan ın bu aşkından haberin yoktu, çok etkilendim.Zavallı usta Mimar baya aşk acısı çekmiş...Mihr-ü Mah sultan camisi gerçekten eşsiz bir cami, hatta içinde birde sağlık merkezi var.Mimar Sinan Mihr-ü Mah adından esinlenerek herhalde avlusuna güneş saati yapmış birde...

    YanıtlaSil
  4. Sevgili içimizdeki karnaval,
    Bilgiler için teşekkür ederim :))
    Belirttiğiniz gibi eşsiz bir insan elinin değdiği eşsiz bir cami.

    Hoş geldiniz..
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  5. burayı yeni keşfettim ve çok beğendim .artık hep burdayım:))bana da beklerim...

    YanıtlaSil
  6. Mihrimah sultan camisinde bir cuma hutbesi okumuştum ben. Bir ilahiyat talebesi olarak orda staj yapma şerefine nail olanlardanım.

    YanıtlaSil
  7. Sevgili Buket,
    Hoş geldiniz,iyi ki geldiniz...
    Sizi burada görmek mutluluk verir..

    Sevgimle..

    YanıtlaSil
  8. Sevgili Profösör,
    Çok büyük bir şeref olsa gerek...
    Teşekkürler..
    Sevgiler..

    YanıtlaSil

Şarkıma eşlik edin...

..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...